Playing a video (Stop)
Powered by Haskell (GHC 8.8.4 )

1) HOMEROS

 

İlyada ve Odessa Destanlarının derleyicisidir.

 

 2) AİSOPOS(EZOP)

 

Masal yazarıdır. La Fontaine bu masallardan geniş biçimde yararlanmıştır.

 

 

 

3) AİSKHYLOS

 

Tarihte bilinen ilk tiyatro yazarıdır.

 

Yunan Edebiyatının üç büyük trajedi yazarından biridir.

 

ESERLERİ: Agamemnon, Persler

 

 4) CİCERO

 

Latin Edebiyatının ünlü hatip ve yazarıdır.

 

 

Fransa’da Yüz Yeni Öykü (Les Cent Nouvelles) adıyla yayımlanan ilk öykü kitabı (1462-1466) anonimdir. Bu kitaptan yaklaşık yüzyıl sonra, Fransız Marguerite de Navarre’ın Heptameron adlı kitabı Decameron’u örnek almakla birlikte daha yüksek bir dil ile yazılmış olması ve kişilerin psikolojik çözümlemelerine yer vermesiyle öykü gelişiminde bir atılımı işaret eder. Öykü ve roman bu dönemde birbirine çok yakın türler olarak algılanıyordu. Öyküyü romandan ayıran tek ölçü, öykünün küçük roman kabul edilmesiydi. Örneğin, Madame de La Fayette’in Cleves Prenses 7 (La Princesse de Cleves) kimi zaman roman kimi zaman da öykü olarak tanımlanır.

Olay Hikayesi (Maupassant Tarzı)

 

Bu tarz öykü tipine klasik vaka öyküsü adı verilir.

Bu tür öykü tarzında olaylar zinciri, kişi, zaman ve yer öğesine bağlı olarak ilerler.

Olaylar gidiş yönüne göre serim, düğüm, çözüm şekline uygun olarak anlatılır.

Olay, zamana göre mantıklı şekilde sıralama ile verilir, düğüm bölümünde ise

oluşan merak, çözüm bölümünde ortadan kalkar.

Bu teknik ise Fransız sanatçı Guy de Maupassant tarafından geliştirilmiş bir tür

olduğu için bu tür şekline Maupassant öyküsü de denir.

Türk edebiyatındaki bu tip eserlerin ve öykücülüğün en büyük temsilcisi olan Ömer

Seyfettin’dir. Bizde Refik Halit Karay, Reşat Nuri Güntekin, Samim Kocagöz, Talip

Apaydın da gibi yazarlar da olay türü öykü tarzının temsilcileri arasındadır.

İlk hikaye denemesi Letaif-i Riyavat isimli eseri ile Ahmet Mithat Efendi tarafından yazılmıştır. Bu eser 1870 yılında başlanmış ve 1894 tarihinde tamamlanmıştır. Bunun dışında batılı tarzda yazılan ilk hikaye denemesi Küçük Şeyler isimli eseri ile Sami Paşazade Sezai tarafından yazılmıştır.

Bu çalışmada İspanyol yazar M. Cervantes’in ünlü eseri Don Quijote edebiyat

sosyolojisi bağlamında ele alınmış, eserin analiz sürecinde ise nitel araştırma tekniklerinden

biri olan içerik analizinden yararlanılmıştır. Don Quijote günümüzde

genelde edebi açıdan mizah içeren yönüyle okurların ilgisini çekse de modern romanın

ilk örneği olması ve o dönemde toplumsal alandaki hadiseler ve çatışmalarla

ilgili modern bir anlatı olması açısından oldukça önemli ve öncü bir eserdir.

Olay Hikayesi

Durum Hikayesi

Modern Hikaye

Decameron, Giovanni Boccaccio tarafından yazılmıştır. 1348'de Avrupa'da büyük bir veba salgını olur. Salgın boyunca tanık olduğu olaylardan etkilenen Boccaccio, 1348'de başlayıp, 1351'de bitirdiği Decameron'da salgın günlerinin Floransa'sını ele alır.

İtalyan Edebiyatının 14. Yüzyıla ait en önemli düzyazı yazarlarından Giovanni Boccaccio başyapıtı sayılan Decameron’da Ortaçağ edebiyatına özgü yapısal bir çerçeve meydana getirmiştir. Eser 1348-1353 yılları arasında yazılmış, dönemin öykücülüğünün en güzel örneklerini oluşturmaktadır. Kitabın baş kısmında bir önsöz ve ardından ilk gün öykülerinin başında uzun bir giriş kısmı yer almaktadır. Yazar bu önsöz ve girişte kitabın genel özelliklerini, kimler için ve neden yazdığını anlatır. Floransa ve yakınlarında o dönem meydana gelen veba salgınından kaçmayı amaçlayan yedisi kadın üçü erkek olmak üzere on soylu gencin kentten uzak bir villada geçirdiği on gün boyunca birbirlerine anlattıkları öykülerden ibaret bir eserdir. On gün boyunca anlatılan yüz adet öykü söz konusudur. Her gün on adet öykü anlatılmaktadır. Her günü yöneten bir kral ve kraliçe seçilmektedir. Öykülerin konusunu o günün seçilmiş kral ya da kraliçesi belirler. Öykülerin konuları arasında mutlu durumlar, kadın-erkek ilişkileri, aşk, kurnazlıklar v.b. yer alır.

                                             İLK HİKAYELER. Odysseia (Homeros, M.Ö. 8. yy) ...

Frankenstein (Mary Shelley, 1818) 4. 1984 (George Orwell, 1949) ...

Parçalanma (Chinua Achebe, 1958) Binbir Gece Masalları (çeşitli yazarlar, 8-18. ...

Don Kişot (Miguel de Cervantes, 1605-1615) ...

Yüzyıllık Yalnızlık (Gabriel García Márquez, 1967)

16. yüzyılda yazdığı “Decameron” adlı eseriyle ilk öykü örneğini vermiştir. Rönesans'ın etkisiyle de 19. yüzyıl edebiyatının en yaygın türü olmuştur. Bizde, destanlar, halk hikâyeleri ve masallarla eski bir temeli olan bu tür, 14. ve 15. yüzyılda “Dede Korkut Hikâyeleri” ile çağdaş hikâye tekniğine yaklaşmıştır.

Küçürek Hikâye (Öykü): Hikâyenin bir alt türü olan küçürek hikâye, çok kısa metinlerdir. Küçürek hikâyenin ortaya çıkışında farklı sanat dallarındaki minimal yaklaşımın son yıllarda hikâyede de karşılık bulması etkili olmuştur.

 

Bu tür hikâyeler 750 kelimeden az olan hikâyelerdir. Bunlar arasında tek cümlelik hikâyeler de vardır. Küçürek hikâyede hacminden dolayı hikâyenin unsurlarıyla ilgili pek çok ayrıntıya yer verilmez, şiirde olduğu gibi yoğun ve imgesel anlatımdan faydalanılarak hikâye kurgulanır. Hikâyede verilmeyenlerin okur tarafından tamamlanması beklenir.

 

Küçürek hikâyeler; insan yaşamından dondurulmuş kısa anlar, yaşanmış küçük olaylar, anekdotlar, kurulan düşlerden birisi, bir monolog, bir içsel konuşma olarak okuyucunun karşısına çıkar. Bu tür hikâyelerde de diğer hikâyelerde olduğu gibi insana özgü gerçekler (bireyselleşme, yalnızlık, yabancılaşma vb.) tematik yapıyı oluşturur. Küçürek hikâyelerde çok küçük bir olay ya da durum anlatıldığı için şahıs kadrosu, zaman ve mekân gibi yapı unsurları sınırlıdır.

 

Küçürek hikâyede anlam anlatılan şeyde değil, anlatılmayan, gizlenen şeyde ortaya çıkar. Bu yüzden yoğun, dolaylı anlatıma ve sembolizme dayanmaktadır.

Dünya edebiyatındaki ilk hikaye, İtalyan bir şair ve yazar olan "Giovanni Boccaccio" tarafından yazılmıştır. Giovanni Boccacci 1349 yılında yazmaya başladığı öyküsünü 1352 yılında bitirmiştir. Giovanni Boccacci XVI. Yüzyılda yazmış olduğu "Decameron Hikayeleri" adlı eseriyle ilk hikaye örneğini vermiştir.

Öykü türünün temelinde fabl, masallar yer tutar. Hint anlatılarının öykü türünün ilk örneklerinden kabul edilen Decameron'un temelini oluşturduğu iddia edilir. MS 2. yüzyılda ortaya çıkmış olan Pançatantra, bu temeli oluşturmaktadır. Bu iddianın sebebi de Decameron'da kullanılan tekniklerin Pançatantra ile bağdaşmasıdır.

 

14. yüzyılda Boccacio'nun yazmış olduğu Decameron, edebî anlamda bu türün ilk örneği olarak kabul görmektedir. Decameron, içerik olarak on gün süren ve her gün on hikâyenin anlatıldığı bir eserdir.

 

Fransa'da "Yüz Yeni Öykü" eseri, 15. yüzyılda yazılmıştır ancak anonim nitelik taşımaktadır. Fransız de Navarre'nin yazdığı Heptameron, üslup bakımından daha bir edebî dile sahip olduğu için öykü türünün yıllar geçtikçe daha da ilerlediği görülmüştür.

HAZDD